İsteyerek. Basit bir cevap gibi gelebilir ama değil. Teori olarak anlatması uzun, pratik olarak da hikayesi uzun. Bu sanatın felsefesini anlamak ne bir iki yazıda ne de birkaç günde olacak iş değil. Ben onu seçmedim, o beni seçti, hobi gibi başladı ve büyüdü. Tanıştığımız günden itibaren bırakamadım.

Sanırım beni kendimi tatmin etmeme en yakınlaştıran şey buydu. İllüzyon çok yönlü bir sanat, kendinizi sürekli farklı alanlarda geliştirebiliyorsunuz.

Çok çalışırsan, seversen evet ancak bu arzu içinde yeterlice olsaydı bana daha farklı bir soru sorardın.

Ülkemizde tam anlamıyla Sihirbazlık Eğitimi veren bir ‘okul’ olarak hayır, dünyada birkaç ülkede mevcut. Ancak kapsamlı ya da basit Sihirbazlık Dersleri almak isterseniz bizzat benim verdiğim sihirbazlık kursu bilgilerine bu linkten ulaşabilirsiniz; Sihirbazlık Kursu. Üstelik tek derste sihirbaz olabileceğiniz bir seçenek bile mevcut. Acı olan bir gerçek ise; ülkemizde sadece illüzyon değil, sahne-gösteri sanatları üzerine yok denilecek kadar az eğitim imkanı olması.

Doğa üstü güçlerim olsaydı bu doğanın bir parçası olmazdım ancak yaptığım şeylerin yarısı illüzyon yarısı gerçek (bilmediğiniz gerçekler) diyebilirim. Neyin gerçek neyin illüzyon olduğunu bilemeyecekseniz.

Kesinlikle hayır. Caniye mi benziyorum ? Bu sanatın etiklerine uyan biri olarak altın kurallarımdan biri de hayvanlarıma zarar vermemek, hatta illüzyonlarımı onların rahatına göre tasarlamaktır.

Bilmek seni mutlu etmeyecek, bana güven.

Sır kimseyi etkilemez, hayal kırıklığına uğratır. Elbette ki sanatın gelişmesi için bilinçli bir şekilde bilgi paylaşımı yapılmaktadır. Bu bilinç ise bize “Aaaa nasıl yaptın?”, “Bana da bir şey öğretir misin?”, “Şu nasıl oluyor?” gibi soruları yanıtlamamamız gerektiğini söyler. Bu tarz bir sorunun cevap alabilmesi için doğru kişi tarafından, doğru zamanda, doğru şekilde sorulması gerekir.

Sanatta özgünlüğe inandığım için yok. Bu kimseyi beğenmiyorum anlamına gelmiyor.

Biz bilim adamı değiliz, teknolojiyi ve bilimi fazlaca kullanıyoruz, hatta çoğu zaman öncülük ediyoruz ancak aklımızın ürünleri daha çok.

Ne kadar çalışırsanız o kadar iyi olursunuz. Ben hayatımın her anında kendimi geliştiriyorum. Fiziksel olduğu kadar zihinsel de çalışma gerektiriyor.

Pek çok yeteneğin harmanlanmasıyla oluşan birşey bu, herkeste farklı sonuçlar doğuyor. Sihirbazlığın kendi içinde dalları var ve herkes kendine göre olan alanda gelişiyor.

Öncelikle yazdığım Sihirbazlık Kitabı ‘nı alıp, çalışmalı. Devam etmek isterse yine bana ait Sihirci.com ‘dan ek malzeme ve sihirbazlık eğitimi materyalleri alabilir. Yine istanbulda verdiğim Sihirbazlık Kursu ‘na katılabilir. Bunlardan biriyle bile yola çıktıktan sonra zaten devamı gelecektir.

Profesyenol olarak illüzyonistlik yapan çok ancak sanatsal anlamda 3-5 kişiyi geçmez. Teknik açıdan iyi derecede de yine çok az insan var. Gösteri kalitesi olarak da yine çok az insanı başarılı görüyorum. Sebep ise kişilerden çok ülkemizden kaynaklı, malesef ki sanatta gelişime verimli bir ülke değiliz.

Evet, özellikle çocuklar. Gerçek etmeyecek (edemeyecek) olsam da insanların hayallerini duymak güzel. Onlarında istedikleri aslında sadece benimle hayallerini paylaşmak.

Son derece maymun iştahlı biri olarak bunca sene bir gün ara vermeden devam ettirdiğime göre sanırım hayatımın sonun kadar devam edecek. Sahne ve sanat adına yapmak istediğim başka şeyler de var ancak illüzyonu asla bırakmam, bırakamam.

Kendimi etkileyebilmek, bu oldukça zor.